15 Şubat 2010 Pazartesi

TEMEL HAREKETLER DÖNEMİ

1 .TEMEL HAREKETLER DÖNEMİ
Yaşamın ikinci ve yedinci yılları arasındaki süre, temel becerilerin kazanıldığı dönemdir. Bu temel beceriler, koşma, adama, sıçrama. sekme, yakalama, fırlatma, topa ayakta vurma gibi hareketlerdir. Bu beceriler, tüm çocuklarda bulunan ortak özellikler ve yaşam için gerekli beceriler olduğundan “Temel Beceriler” olarak isimlendirilirler. ( 1,2)



İki yaşından sonra , temel hareketler kaba bir şekilde ortaya çıkarlar. Temel hareketlerin gelişimi üç evrede incelenir. Bu evreler. gelişimsel bir sıra izlemekle beraber her evreyi diğerinden kesin çizgilerle ayırmak mümkün değildir.(1)
1.1. BAŞLANGIÇ EVRESİ
Bu evrede çocuklar, kendi bedenlerinin hareket yeteneklerini anlamak ve bunları denemek için çaba gösterirler. hareketler sırasında beden ya çok abartılı ya da çok sınırlı biçimde kullanılır. Ritm ve koordinasyon zayıftır.
1.2. İLK EVRE
Bu evrede, kontrol ve ritmik koordinasyon arttığı için çocuğun hareketleri daha uyumlu ve kontrollü olmaya başlar. Buna rağmen , abartma ve sınırlama vardır. Üç dört yaş çocukları gözlendiğinde bu evrenin özelliklerini taşıyan pek çok hareket görülebilir.
1.3. OLGUNLUK EVRESİ
Bu evrede , çocuklar mekanik yönden etkili, uyumlu ve kontrollü, gelişmiş hareket şekillerini sergilerler. Beş altı yaşına gelen çocukların bu evreye ulaşmış olmaları gerekir.
Çocukların Çoğunun temel geliştiremedikleri ve yetişkinlerin hareketleri incelendiğinde, bir hareket yeteneklerini olgunluk düzeyinde görülmektedir. Bazı çocuklar, bu düzeye çevresel etkenlerin minimum etkisi ile, temelde olgunlaşma ile ulaşmaktalar. Ancak, Çocuğun olgunluk evresi ne ulaşabilmesi, alıştırma olanağı yaratılmasına, motive edilmesine ve nitelikli bir eğitim verilmesine bağlı olmaktadır. Başlangıç, ilk ve olgunluk olarak belirlenen gelişim sırası tüm çocuklar için aynıdır. Ancak. gelişimin hızı çevresel ve kalıtsal etmenlere bağlı olarak değişmektedir. Bu da bireysel farklılıklara neden olmaktadır. Çocuğun olgunluk evresine ulaşıp ulaşamayacağını öğretim. cesaretlendirme ve alıştırma olanakları belirleyecektir.
Modeller arasında farklılıklar tüm çocuklarda görülebilir. Örneğin, çocuk fırlatmada başlangıç, yakalamada ilk, koşuda da olgunluk evresinde olabilir. Model içi farklıklar ise bir hareketin gerçekleştirilmesinde rolü olan beden parçalarının yaptığı hareketlerin farklı gelişim evrelerinde olmasından kaynaklanırlar. Örneğin, fırlatmada kolun hareketi ilk, bacağın hareketi olgunluk, gövdenin hareketi ise başlangıç evresinde olabilir. Bunun nedeni ise, yanlış örnekler, yanlış hareketlerle başarıya ulaşma, sınırlı öğrenme olanakları, yetersiz duyu hareket bütünleşmesi olabilir.
Bireyin temel hareket yeteneklerinin dengeli bir biçimde geliştiı5lmesi, yaratıcı ve düzeltici bir Öğretimle mümkündür. Temel hareket yeteneklerinin gözlenerek değerlendirilmesi, öğretmenin alıştırmalar planlaması ve uygun öğretim yöntemlerinin saptanması çocukların olgun modeller geliştirmesine yardımcı olacaktır. Temel hareket modellerinde olgunluk evresine ulaşamama, bunların spora uyarlanmasına engel olacaktır. (1)
2. Bu dönemin en önemli özellikleri
2.1. 1. Aşama
Temel hareketlerin gelişiminde olgunlaşma kadar çevresel (deneyim, alıştırma, spor alanları, çocuk parkları, spor yapan bireylerin varlığı) ve bireysel (motivasyon, yetenek, ilgi) faktörler de önemlidir.
2.2. İkinci Aşama : Olgunlaşma, hareketlerin kazanılma sırasını, çevresel etmenler de hareketlerin kazanılma hızını ve düzeyini belirler.
2.3. Üçüncü Aşama : Bu dönemde hedef temel becerilerin olgun düzeyde başarılmasıdır. Temel hareketlerin olgun düzeyde başarılmasının tek yolu ise, çocuğa deneyim ve atıştırma olanağı sağlayan çevreler sunmaktır.
2.4. Dördüncü Aşama : Bu yaş çocukları arasında hareket yetenekleri önem kazanırlar. Çocuklar hareket başarılarını birbirleriyle karşılaştırmaya ve övünmeye eğilim gösterirler.
2.5. Beşinci Aşama : Temel hareket becerilerinin kazanılması çocuğun sosyal ve duygusal gelişimi üzerinde önemli rol oynar.
2.6. Altıncı Aşama : Temel hareket becerilerinin kazanılmasında güç, esneklik, denge, dayanıklılık, hız, çeviklik, koordinasyon gibi faktörler etkilidir.
2.7. Yedinci Aşama : Bir beceri önce en ilkel düzeyde kazanılır, sonra gerekli düzeltmeler yapılır. Deneyim, olgunlaşma ve yetişkinlerin etkisi ile yetenek geliştirilir. (1)
Okulöncesi dönemde kazanılan denge, yakalama, atlama, fırlatma, koşu, topa ayakla vurma, sıçrama ve sekme becerileri ve gelişimlerinin genci özellikleri şu şekilde açıklanabilir;
3. Temel Hareketler Dönemin de Kazanılan Motor Yetenekler
2-3Yaş Büyük Kas Yetenekleri Küçük Kas Yetenekleri
Çift ayak sıçrar.
Geri geri yürür.
Destekle merdiven İner.
Duran topa tekme atar.
Destekle öne takla atar. İpe 4 boncuk dizebilir. Kapı kolunu açabilir.
5-6 küpten kule yapabilir. Kitabın sayfalarını tek tek çevirebilir. Kağıdı ikiye katlar.
3-4Yaş Büyük Kas Yetenekleri Küçük Kas Yetenekleri
20 cm yüksekten yere atlar.
Hareketli topa tekme atar.
Parmak ucunda yürür.
Üç tekerlekli bisiklete biner.
Salıncakta sallanır.
Kaydıraktan kayar.
Öne takla atar.
Ayak değiştirerek merdiven çıkar.
Havadan atılan topu tutar. Üç parçalı boz-yap yapar.
Makasla keser.
Çizgi üzerinden makasla keser.
4-5Yaş Büyük Kas Yetenekleri Küçük Kas Yetenekleri
Tek ayak üzerinde 4-8 sn durur.
Değişik yönlere koşar.
Dengede yürür.
Çift ayak 10 kez sıçrar.
5 cm yükseklikteki ip üzerinden atlar.
6 kez geriye sıçrar.
Top sıçratır ve yakalar.
Ayak değiştirerek merdiven iner.
Tek ayak üstünde 5 kez sıçrar. Resimlerinde ev, adam, ağaç çizebilir.
Makasla basit şekiller kesen, yapıştırır.
5- 6 Yaş Büyük Kas Yetenekleri Küçük Kas Yetenekleri
Dengede ileri geri yanlara yürür.
İp atlar gibi sıçrar.
Topa yön vererek sıçratır.
Tek elle top tutar.
İp atlar.
Sopa ile topa vurur.
Paten kayar.
İki tekerlekli bisiklete biner.
Kızak kayar.
Tek ayak üzerinde 10 sn durur.
Barsfikste 10 sn. Asılı bekler. Kalem tutar.
Büyük harf çizer.
Baş parmakla diğer parmaklarına dokunur.
Bir resmin sınırlarını taşırmadan boyar.
Resim keser.
Kalemtıraş kullanır.
Çekiçle çivi çakar.
İsmini yazar.
Koşarken yerden nesne alır.
Küçük harfleri bakarak çizebilir.
4. DENGE
Denge, belli bir yerde bir durumu devam ettirme olarak tanımlanmaktadır. İlk önemli denge şekilleri oturma ve ayakta durmadır. Dönme, eğilme , yukarı doğru uzanma, tek ayak üzerinde durma, çocuğun gelişimine paralel olarak ortaya çıkan diğer denge şekilleridir.Denge, yürüme, koşma ve atlama gibi becerilirin kazanılmasında çok önemli bir faktördür. Bu nedenle, denge yetenekleri iyi test edilmeli ve gözlenmelidir. Denge yeteneğinin geliştirilmesi için, beden eğitimi programlarında denge ile ilgili etkinliklere ağırlık verilmelidir.Çocuk ileriki yıllarda, dengesinin gelişmesi ile iki tekerlekli araçların, buz patenin ve tekerlekli patenin kullanılması gibi, spor aktivitelerine başarılı bir şekilde katılabilir. Denge, sinir sisteminin sağlığını test etmede kullanılan bir durumdur. Aynı zamanda kas sistemi, göz kontrolü ve orta kulak arasındaki bütünleşme hakkında bilgi verir.Yapılan bir çok araştırma, işitme engelli çocukların motor gelişimlerinin normal işiten çocuklara göre daha yavaş geliştiğini ve özellikle de denge alanında geri kaldıklarını göstermektedir. Okulöncesi çocuklarının denge becerileri statik denge ve dinamik denge olmak üzere iki şekilde incelenir. Statik denge, tek ayak üzerinde durma süresi ölçülerek incelenir. Dinamik denge ise, denge tahtası ya da çizgi üzerinde yürüme becerisinin değerlendirilmesi ile incelenir. Dinamik dengede, çocuğun performansı yürümede geçen zaman ile ölçülebileceği gibi, yürümede geçen sürenin yürüme mesafesine bölünmesi ile de ölçülebilir. Bayley ‘nin çalışmaları, çocukların iki yaşına kadar statık ve dinamik denge becerisini kazanamadıklarını göstermektedir. Üç yaş -civarında çocukların çoğu tek ayaklarının üzerinde 3-4 saniye durabilmekte ve 6 cm genişliğinde, 2,5 m uzunluğunda, 10 cm yüksekliğindeki denge tahtası üzerinde başarılı bir şekilde yürüyebilmektedirler(Edpebchade 1980). Welman’nın çalışmaları da dairesel çizgi üzerinde yürüme becerisinin 4 yaşından sonra kazanıldığını göstermektedir. (2).
5. YAKALAMA
Yakalama, sadece eller ya da eller ve diğer beden parçalarının kullanılması ile havadaki bir topu ya da nesne’yi durdurarak kontrol altına almayı içerir. Topun sadece ellerle yakalanması “olgun yakalama şekli ‘’, eller ve diğer beden parçalarının kullanılması ile yakalanması da ‘’gelişmemiş hareket şekli” olarak tanımlanmaktadır. (2)
Yakalama öncesi deneyimlerin. yakalama becerisinin gelişimine büyük katkısı vardır. Çocukların ilk yakalama deneyimleri, bacakları açık durumda oturarak yuvarlanan topu elleri ya da ayakları ile durdurmalarıdır. Bu ilkel başlangıçtan sonra, zaman —mekan ilişkisinin kazanılmasına paralel olarak top yakalama becerisi gelişmeye başlar. Çocuk. oturma durumundan ayakta durma durumuna geçerek yuvarlanan ya da zıplayan topu takip etmeyi, durdurmayı ve kontrol altına almayı öğrenir. Ayağa kalkma, aktif bir katılım yaratarak yakalama becerisinin oluşmasında önemli bir basamak oluşturur. Bu aşamadan havadaki topu yakalama aşamasına geçiş oldukça zordur. Çocuk bu aşamada ya top atılmadan önce, ya da top atıldıktan sonra yakalama tepkisinde bulunur ve topu ancak yerde kontrol altına alabilir. Bu aşama, iki yaş civarında görülmektedir. Çocukların bu ilk aktif yakalama tepkileri aynı zamanda gelişmiş yakalama şeklinin ilk aşamasının başladığını göstermektedir.Yakalamada. olgun form Scefeldt, Reuschlein ve Vogel’e göre beş aşamada kazanılır.
5.1. Birinci Aşama : Çocuk kollarını dirsekleri gergin. avuçları birbirine ya da yukarıya dönük durumda önde tutar. Top ellerine ya da kollarına değdiğinde ,dirsekleri bükülür. Çocuk kollan ve elleri ile topu göğsüne bastırır.
5.2. İkinci Aşama : Çocuk topu yakalamak için dirseklerini hafifçe büker top eline değmeden kollarını harekete geçirerek topu kolları ile vakalar.
5.3. Üçüncü Aşama : Çocuk, topu yakalamak için kollarını bükerek hafifçe omuzlarına yaklaştırır. Dirsekler öndedir. Çocuk, topu bileklerini bükerek yakalamaya çalışır.
a. Ara Aşama: Çocuk . top temas ettiğinde topu göğsünde kolları ile kucaklar.
b. Ara Aşama: Çocuk, topu elleri ile yakalamaya çalışır. Ancak düşürmemek için topu elleri ile göğsüne yaklaştırır.
5.4. Dördüncü Aşama : Çocuk dirseklerini yanda bükülü tutar.Topu yakalarken ellerini önde birleştirir. Top, sadece ellerle yakalanır. Diğer beden parçalarına temas etmez.
5.5. Beşinci Aşama : Kol hareketleri, 4. aşamadaki gibidir. Ancak çocuk bu aşamada topu yakalamak için hareketli hale gelir.
Bazı araştırmacılar, bir buçuk—altı yaş çocuklarının top yakalama sırasında yüz ifadelerini incelemişlerdir. Korku tepkisinin, başarısız yakalama durumlarında ortaya çıktığını belirtmişlerdir. (2)
Yakalama becerisini incelemek ve çalışmaları karşılaştırmak, performansı etkileyen topun büyüklüğü., hızı, atılma mesal7esi ve top atma yöntemi gibi değişkenlerden dolayı oldukça zordur. Son yıllarda, top atma yönteminin etkisinin ortadan kaldırılması ve bir standart oluşturulması amacıyla top atma makinaları geliştirilmiştir. Aynı amaçla, çember de yaygın olarak kullanılmaktadır.
6. DURARAK UZUN ATLAMA

Yürüme ve koşma becerisi kazanıldıktan sonra, dengenin gelişmesi ve kuvvetin artmasıyla birlikte atlama becerisi kazanılmaktadır. ( 7 )Durarak uzun atlamanın ve yukarıya doğru sıçramanın ortak bir kaynaktan çıktığı varsayılmaktadır. Her iki hareket de, iki ayak üzerinde ileri ve yukarıya doğru hareket etmeyi gerektirmektedir. Ancak ileri ve yukarıya doğru hareket etme, derecesi farklıdır. Hellebrant, durarak uzun atlamayı, iki ayak üzerinde ileriye doğru sıçramak olarak tanımlamakta ve hareket yönünün dikeyden yataya doğru geliştiğini ifade etmektedir. Çocukların ilk atlama şekilleri, bir bacağı yukarı doğru kaldırarak hızlı bir uzun adım atmaktır. Ancak, iki—iki buçuk yaş düzeyinde iki ayağı kaldırarak atlama becerisi kazanılmaktadır.
Bu yaşta. ayakları kaldırırken ve yere basarken bacakların hareketinin birbiri ile uyumlu olması oldukça güçtür. Atlama becerisi, Çocuğun koşma ve yürümede öğrendiği yere basma eyleminden oldukça farklı olmasına rağmen. çocuklar her sıçrama deneyiminde bacakların hareketini uyumlu hale getirmeye çalışırlar.
7.TENİS TOPU FIRLATMA
Altı aylık çocukların Çoğu. kollarının fırlatma atma becerisini ayırt etmekte ve sınırlı kaba bir atma davranışında bulunurlar. Genellikle bir yaşından önce, kısa bir mesafeye top atma davranışı gösterirler.
Guttridge ( 1939 ), iki—üç yaş çocuklarının iyi bir fırlatma olmadıklarını ve fırlatma becerisinin ancak dört yaşından sonra hızlı geliştiğini söylemiştir. Beş ve altı yaş çocuklarının çoğunun, yeterli fırlatma becerisine sahip oldukları saptanmıştır. Buna rağmen, tüm yaşlarda ve aynı yaşlardaki çocukların fırlatma performanslarında farklılıklar vardır.Wild, farklı yaşlardaki çocukları inceleyerek fırlatma becerisinin gelişiminde dört aşama belirlemiştir.
7.1. 1. Aşama : İki yada üç yaşındaki çocuklar, beden rotasyonu ve ayak hakimiyeti olmaksızın fırlatma davranışını gösterirler. Kollar önde bükülerek, top omuz üzerinde tutulur. Top fırlatılırken. kollar ve beden fırlatma yönüne dönerek aşağıya doğru hareket eder. Ayakların hareketi söz konusu değildir.
7.2. 2.Aşama. Beden rotasyonunun yapılmaya başladığı bu aşama, üç buçuk—dört yaş çocuklarında görülür. Kollar, hafifçe yan tarafta bükülerek yukarıda tutulur. Top, ense hizasında. sağ omuz vakardadır. Fırlatma hareketi boyunca, ayakların hareket etmemesine rağmen, top sağ elle atılırken beden sağa döner. Hem
atma şeklinin gelişmesi. hem de kol kuvvetinin artması nedeniyle topu uzağa atma mesafesinde ilerleme görülür.
7.3. 3. Aşama : Beş altı yaşlarda görülen bu aşamanın, en önemli özelliği fırlatma hareketi sırasında ayakların hareketli hale gelmesidir. Çocuk, omuz üstünde bükülmüş sağ kolu ile fırlatmaya hazırlanırken, beden sağa döner ve ağırlığını sol bacağa verir.Fırlatma sırasında, vücudu sağdan sola doğru hareket ederken, sağ bacağı ile ileriye doğru adım atar. Fırlatma işlemi çocuğun vücudu aşağıya sol tavafa dönüktür.
7.4. 4.Aşama : Fırlatmanın çok güçlü olduğu ve olgun formun görüldüğü aşamadır. Bu aşamaya altı buçuk yaş civarında ulaşılır. Çocuk fırlatmaya hazırlanma döneminde topu sağ eli ile tuttuğunda ağırlığını sağ bacağına verir. Sol bacakla ileri doğru adım atarak kalça rotasyonu ile fırlatma hareketini gerçekleştirir.
Fırlatma performansı, genellikle topun atıldığı mesafe ile ölçülmektedir. Bazı çalışmalarda ise. fırlatma performansı olarak, top atma hızının ölçüldüğü görülmektedir.
Yapılan çalışmalar, fırlatma becerisinin, değişik kültür, yaş ve cinsiyet gruplarında farklılık gösterdiğini belirtmektedir.Erkek çocuklarının fırlatma performansının, kız çocuklarından yüksek olduğu bilinmektedir. Kız çocuklarının performansının düşük olması, farklı fiziksel yapılarından doğabildiği gibi büyük ölçüde deneyim eksikliğinden de kaynaklanabilmektedir. Çünkü, top oyunlarında yeterli deneyimi olmayan erkek çocukların da yaşıtları kadar başarı gösteremeyebilirler. Bu durumlar, fırlatma becerisinin öğrenilmiş bir beceri Olduğunu göstermektedir. Böylece, fırlatma becerisi yetersiz olan çocuklara, deneyim fırsatları verilerek yaşlarına uygun beceri düzeyine sahip olmaları sağlanabilir.( 2 )
8. KOŞU
Koşma, çocuğun yürüme becerisinde yeterli düzeye ulaşmasından sonra ortaya çıkan bir yerden bir yere gitme şekillerinden biridir ( 3 )
Çocuğun koşabilmesi için tek bacağı üzerinde herhangi bir desteğe gereksinim duymadan kendisini yukarı ve ileri doğru itecek yeterli bir güce sahip olması gerekir. Aynı zamanda, koşma sırasındaki hızlı hareketleri kontrol edebilmesi için de koordinasyon ve dengeye sahip olmalıdır. Gesell’e göre, bu yetenekler 18 ay civarında gelişmeye başlar. Bu yaşta vücudun ayaklardan destek almadığı faz yoktur. Topuk- ayak ucu süreci henüz kazanılmamıştır. Bu nedenle ilk koşu şekli, hızlı yürümeye benzer ve gerçek koşu olarak kabul edilmez. Ancak, iki yaşta en düşük standardı başarabilecek kadar koşabilirler.
Bir yetenekten bir diğerine geçiş, oldukça karmaşık süreçleri kapsar. Burnett ‘in gözlemlerine göre, çocuk yürümenin belli başlı özelliklerini kazansa bile mükemmel olmaktan uzak bir koşu şekline sahiptir. Bunun en iyi örneği, çocuğun koşu sırasında yere ayak tabanları ile basması ve kollarını yukarıda tutmasıdır. Bu durum, Gesell’in ‘’birbiri içine girme” kavramı ile açıklanmaktadır. Bu açıklama şekline göre, en ilkel biçimde bir yetenek kazandıktan sonra bazı düzeltmeler yapılır, deneyimler, olgunlaşma ve yetişkinlerin etkileriyle geliştirilir. Bu süreç, çocukluktan ergenlik çağına kadar devam eder.
Çocuk önce yeni yeteneğinin gerektirdiği gibi düz bir çizgi üzerinde koşmaya başlar. Henüz dönüş yapma, durma yeteneği gelişmemiştir. Dört beş yaşta başlama, dönme ve durma yeteneğinde kontrolün gelişmesi ile koşu gücünde ve şeklinde ilerleme görülür.
Seefeld. Reuschlcin ve Vogel. bir buçuk- sekiz yaş arasındaki yüz elli çocuğu koşu sırasında gözleyerek. koşunun gelişimsel aşamalarını saptamışlardır. Bu aşamalar aşağıda belirtilmiştir:
8.1. 1 .Aşama ; Kollar omuz yüksekliğinde yana açılır. Diz çok az bükülür, ayak tabanı yere temas eder. Ayaklar zemine yakındır.
8.2. 2.Aşama ; Kollar bel yüksekliğindedir. Ayak tabanının tamamen yere temas etmesine rağmen. yere basma anı hareketlerle gerçekleştirilmektedir. Diz, daha fazla bükülmektedir.
8.3. 3. Aşama ; Kol1ar artık denge sağlamak amacıyla kullanılmaz. Kollar bükülerek ters dönüş hareketi yapar. Ayağının yerle teması, topuk parmak ucu şeklinde olur. Sıçrama mesafesi artar, ayakların hareketi uyumlu hale gelir. Öndeki bacak 90 derecelik açı yapacak şekilde bükülür
8.4. 4.Aşama ; Ayak yere topuk-parmak ucu ile temas eder.
Kolların hareketi ile bacak hareketleri birbirlerine zıt olacak şekilde düzenlenir. Dizin bükülmesi destek aşamasında hareketin gücünü artırır. Bacaklar sırayla kalçaya yaklaşacak şekilde bükülür.
9.Wisconsin’e göre yaşla birlikte gelişen özellikler
9.1. 1.Aşama : Koşu mesafesinin artışı ( Koşu hızının artmasından kaynaklanmaktadır).
9.2. 2. Aşama : Vücudun yukarıya doğru hareketinin azalması. İtici bacağın hareketinin artması. Desteklenmeyen aşama için kullanılan sürenin azalması.
9.3. 3. Aşama : Topukların kalçaya yaklaşması.
9.4. 4. Aşama : Dizin yerden yüksekliğinin artması.
10. TOPA AYAKLA VURMA
İlk topa ayakla vurma hareketleri, koşma yeteneğinin kazanılmasından sonra yaklaşık iki yaş civarında görülür. Bu yaşta Çocuğun dengesi, tek ayak üzerinde dururken diğer ayağı ile topa kuvvetini verecek şekilde gelişmiştir.
ilk topa ayakta vurma deneyimlerinde, çocuğun bacağının hareket alanı oldukça sınırlıdır. Çocuk havadaki bacağını geriye doğru sallamadan topa vurur. Dengesi çok iyi gelişmediğinden var olan kuvvetini topa veremez. Olgunlaşmaya bağlı olarak, çocuğun denge ve kuvveti geliştikçe topa vurma hareketlerinde ilerleme görülür.
İkinci aşamada , bacağın harekat alanı genişler. Bacak dizden arkaya doğru sallanır. Üçüncü aşamada, bu harekete kalçanın da katılımıyla bacağın hareket alanı genişler. Bacak kalçadan itibaren geriye doğru sallanırken, beden ileriye doğru eğilir. Son aşamada ise, yaklaşık altı yaş civarında, kol bacak hareketlerinde zıtlığın ortaya çıkmasıyla kollar büyük ölçüde dengenin sağlanması için kullanılırlar. İtici bacağın en son büyük açısını dengelemek için beden geriye doğru eğilir
Yaşa bağlı olarak topa ayakla vurma şekilleri geliştikçe, topun kat ettiği mesafede de artış görülür. Deach’in çalışmaları, Erkeklerin topa ayakla vurma performanslarının kızlara göre daha yüksek olduğunu göstermektedir.
11. SIÇRAMA
Sıçrama, ayaklarla vücudun yerden yükselmesini ve yere inmesini içerir. Sıçrama becerisi, atlama becerisinden daha büyük denge ve koordinasyon gerektirir. Önce iki ayak üzerinde, daha sonra tek ayak üzerinde sıçrama becerisi kazanılır. İki ayak üzerinde sıçrama becerisi ortalama üç yaş civarında, tek ayak üzerinde sıçrama becerisi de ortalama dört yaş civarında kazanılır.
Yaş ile birlikte, tek ayak ve iki ayak üzerinde sıçrama sayısı artar ve sıçrama şekli gelişir. Çocuklar kazandıkları bu beceriyi tüm oyunlarına transfer ederler. Değişik yönlere sıçrayarak becerilerini çeşitlendirirler ve diğer becerileri ile birleştirirler.
12. SEKME
Sekme becerisi, ritmik bir şekilde tek ayak üzerinde sıçrama ve bir adım yürüme hareketlerinin sıra ile birleştirilmesini içerir.
Bu becerinin temeli, yürüme ve koşma hareketlerine dayanır.
Sekme daha büyük denge gelişimi gerektirdiğinden okul öncesi çocuklarında en geç kazanılan bir beceridir. Bu dönemde çocukların, her iki ayağı üzerinde ayrı ayrı sıçraması oldukça zor bir beceridir. Bu beceriyi, ancak altı yaş çocukları çok iyi bir şekilde başarırlar. Bununla birlikte nadiren dört ve beş yaş çocuklarının da bu beceriyi başardığı gözlenmiştir. Literatürde, kız çocuklarının bu beceriyi oyunlarında oldukça sık kullandıkları ve bu nedenle erkek çocuklarından daha başarılı oldukları belirtilmektedir.
13.OYUNLAR
13.1.‘’ Topu fırlat ve yakala’’ oyunu : Çocuklar topu duvara fırlatırlar. Topu havada, yada yerde bir kez sıçradıktan sonra yakalayabilirler. (4)
13.2. ‘’ İsmini duy topu yakala ’’oyunu : Öğretmen belli sıra izlemeden ‘’topu yakala Banu’’ diyerek topu yukarı doğru atar. Topu yakalayan çocuklar birer puan alırlar.
*’’ Yukarıya atalım dikkatli tutalım’’ oyunu çocuklar sıra ile topu yukarı atıp tutarlar.Her bir tutuşu bir rakkam, bir gün ya da bir ay ismi ile ifade ederler. (6)
13.2.* Labut Devirme oyunu ;Çocuklar iki gruba ayrılır ve uygun mesafeye yerleştirilmiş labutları topu yerden yuvarlayarak devirmeye çalışırlar. Her bir grubun devirdiği labut sayısı kaydedilir ve kazanan grup alkışlanır. (6)
13.4. Karmançorman oyunu
Temel Hareketler
Koşu, durma, beden kontrolü zamanın farkına varma
Uygulama
Oyun alanının sınırları çizilir. Çocuklar oyun alanının sınırları etrafında tek sıra halinde yürürler. Çocuklara oyun alanı içinde istedikleri gibi koşabilecekleri anlatılır. Çarpışmadan kaçınmaları ve sınırların dışına çıkmadan olabildiğince hızlı koşmaları açıklanır. Sınırın dışına çıkan ya da bir başkasına çarpan çocuk oyun dışı kalır. Bu oyun için kullanılan komutlar ‘’ hazır’’, ‘’başla’’, ‘’dur’’ olarak belirlenmiştir.’’ Dur’’ komutu yerine ‘’kırmızı ‘’ işareti de kullanılabilir. Oyun değişik şekillerde oynanabilir.
* Oyun alanı daraltılır.
* Koşu yerine hızlı yürüme, sekme,atlama ve zıplama gibi
hareket şekilleri kullanılabilir.
*Hareket şekillerini yavaş ve hızlı ritmlerde kullanımları için ritm
araçlarından yararlanılır.(1)
13.5. Çevrendekilere Aldanma, Manevra Yap Vurulma
Temel Hareketler
Fırlatma, sıçrama, paslaşma
Uygulama
Çocuklar elleri serbest, araları biraz açık kalacak şekilde çember oluştururlar. Bir çocuk çemberin ortasında yer alır. Çemberdeki oyuncular, toru fırlatarak ortadaki oyuncunun bacaklarına değdirmeye çalışırlar. Ortadaki oyuncu sıçrayarak ya da yer değiştirerek toptan kaçmaya çalışır. Top bacağına değdiğinde, topu taşıyan arkadaşıyla yer değiştirir. Çocuklar topu paslaşarak ve manevra yaparak ortadaki oyuncuyu şaşırtmaya çalışırlar. Oyun ortaya birden fazla oyuncunu katılımı ile çeşitlendirilebilir. (7)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder